Facebook ve Twitter kamyon arkası gibi. Herkes arabeske bağlamış, kendisinin yüceliğinden, ellerin kalleşliğinden dem vuruyor.
Yazıların meali şu:
-Herkesi kendim gibi sandım güvendim (Ben kamil insanın vücud bulmuş haliyim. Yok canım bir yerlerde pişip ermedim, benimki doğuştan.)
-Sonra da kazığı yedim (Doğal olarak)
-Onları hayatımdan çıkardım (Ah anneeeem, nasıl kahretmişler duyuncaaaaaağğ, hallerini bir görsen, içlerin yanaaarrrr, içleriiiin)
-Sessizliğim asaletimdendir (Aldım ayarı oturdum kaldım, kontra-atak yapmayı bi tarafım yemiyor.)
Zannedersin ki yıllardır ,emek emek ördüğü bir ilişkinin karşı tarafı bahsi geçen. Sorsan, sabah akşam geyik yaptığı yan departmandan servis kankası "poposu büyük" demiştir arkasından. Hadi herşeyi geçtim gerçekten, ay- ay, yıl- yıl güven inşa etmiş sonra da ihanete uğramış insanlara ayıp. Kaldı ki onların hisettiği acı, muhtemelen kamyon yazılarının dindiremeyeceği kadar büyük olduğundan, sesleri sosyal medyada tek tük çıkıyor.
Yahu, hem hangimizin bir kaç Erol Taş'ı, Aliye Rona'sı yok ki şu hayatta? Ama herkes de başka birilerinin Erol'u, Aliye'si illa ki - evet sen bile sevgili sosyal medya arabeskçisi, ama eminim "onlar" haketmiştir senin yaptıklarını.
Hem, niye herkese yüzde yüz güvenebilesin ki? Güvendiğin o zatlar her kimse, kendilerinin işi gücü, senin refahını tesis etmek mi? Velhasıl herkes kendi hayatının Türkan Şoray'ı, Kadir İnanır'ı maşallah! Kalan 5.999.999 kişiye ise, hayattaki tek amacı başrolün mutluluğu olan, dev bir uşak, bahçıvan, hizmetçi kadrosu düşüyor.
Ha herkes de sana %100 güvenmesin bi' zahmet. Kimsenin figüran kadrosu olma!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder